Makaleler
İş hukuku işçinin görev yerinin değiştirilmesi iş şartlarında esaslı değişiklik işçinin hakları
T.C.
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi
Esas No:2009/20421
Karar No:2010/9324
Davacı vekili davacının herhangi bir gerekçe gösterilmeden Bodrum İstasyon Müdürlüğü’ndeki Satış Trafik Memurluğu görevinden İstanbul İstasyon Baş Müdürlüğü’ne Yolcu Hizmetleri Memuru olarak tayini çıkarılan müvekkilinin bu tayini kabul etmediğini yazılı olarak işyerine bildirdiğini, işverence mecburi bir işlem olarak işlemin gösterildiğini, müvekkilinin Bodrum İstasyon Müdürlüğü görevine devam ederken işe devamsızlık neden gösterilerek fesih işlemi yapıldığını belirterek feshin geçersizliğine ve davacı işçinin işe iadesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı işveren vekili, davacının Bodrum İstasyon Müdürlüğü’ne Satış Trafik Memuru olarak nakline karar verildiğini düzenlenen personel durum fişi kendisine yazılı olarak tebliğ edildiğini ancak imzalamaktan imtina ettiğini bunu takiben davacının rapor aldığını bitimine müteakip yeni görev yeri İstanbul’da işbaşı yapmadığını, Disiplin Kurulunun kararı ile iş sözleşmesinin bildirimsiz olarak fesih edildiğini, iddia edildiğinin aksine davacının anılan isteklerinin ve delillerinin ilgili mevzuat hükümleri çerçevesinde hiçbir haklı sebebi bulunmadığını, davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece davacının İstanbul İstasyon Müdürlüğü’ne yolcu hizmetleri memuru olarak atandığı ancak rapor bitiminde İstanbul İstasyon Müdürlüğü’ndeki görevine başlamadığı için Disiplin Kurulu tarafından işten çıkarılmasına karar verildiği, davacının İstanbul’daki işyerine nakli kabul etmediği ve görevine başlamadığı, davacının iş akdinin bu sebeple ve haklı nedenle feshedildiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
4857 sayılı İş Kanunu’nun 22. maddesi uyarınca işveren iş sözleşmesiyle veya iş sözleşmesinin eki niteliğindeki Personel Yönetmeliği ve benzeri kaynaklar ya da işyeri uygulamasıyla oluşan çalışma koşullarında esaslı bir değişikliği ancak durumu işçiye yazılı olarak bildirmek suretiyle yapabilir. Bu şekle uygun olarak yapılmayan ve işçi tarafından 6 işgünü içinde yazılı olarak kabul edilmeyen değişiklikler işçiyi bağlamaz. İşçi değişiklik önerisini bu süre içerisinde kabul etmezse işveren değişikliğin geçerli bir nedene dayandığını veya fesih için bir başka geçerli nedenin bulunduğunu yazılı olarak açıklamak ve bildirim süresine uymak suretiyle iş sözleşmesini feshedebilir. İşçi bu durumda 17. ile 21. madde hükümlerine göre dava açabilir. Getirilen bu düzenleme ile işçinin iş şartlarında esaslı değişikliği kabul etmemesi halinde işveren ya bu değişikliği yapmamak ya da iş akdini feshetmek zorunda kalmaktadır. Böylece işçi sadece kıdem tazminatı değil, sözleşmenin işveren feshine bağlanan bütün haklarını isteyebilmekte iş güvencesi hükümlerinden yararlanma koşulları varsa feshin geçersizliğini ve iş yerine iadeyi talep edebilme olanağını elde etmektedir. Başka bir anlatımla işverenin iş akdinde esaslı bir değişiklik yapmak istediği durumlarda işçinin feshe zorlanması yerine sözleşmeyi fesih riski işverene yüklenmektedir.
Yönetim hakkı kapsamında kalan veya sözleşme ile kabul edilen ve geçerli sayılan değişikliklerde işçinin işverenin talimatına uyması gerekir. Aksi halde değişiklik esaslı değişiklik olmadığından işveren 4857 sayılı İş Kanunu’nun 25/II-h maddesi uyarınca ödevleri hatırlatıldığı halde yapmamakta ısrar etme veya görev yerine gitmemekten dolayı aynı maddenin g fıkrası uyarınca devamsızlık nedeni ile iş sözleşmesini haklı nedenle fesih hakkına sahiptir. Her iki durumda da işçi iş görme borcuna aykırı davranmaktadır. İşveren haklı fesih yerine nedenini belirtmek yazılı yapmak ve işçinin savunmasını almak suretiyle sözleşmesinin geçerli nedenle de feshedebilir.
İşçinin sözleşme ile kararlaştırılan iş yerinin değiştirilmesi iş şartlarından esaslı değişikliklere bir örnektir. Keza işçinin yaptığı işin niteliğindeki değişiklik de işçi açısından iş şartlarından esaslı değişikliktir.
Dosya içeriğine göre toplu iş sözleşmesi kapsamında davalıya ait Bodrum İstasyon Müdürlüğü’nde Satış Trafik Elemanı olarak çalışan davacıya neden belirtilmeksizin İstanbul İstasyon Baş Müdürlüğü’ne Yolcu Hizmetlerinde çalışması için naklen atandığı tebliğ edilmiş, davacı bu nakli çocuğunun okula gitmesi, eşinin Bodrum’da olması nedeniyle kabul etmemiştir. Davalı işveren nakli kabul etmeyen davcının nakledildiği İstanbul işyerine mazeretsiz ve izinsiz devamsızlık yapması nedeni ile sözleşmesini feshetmiştir.
Davacının üyesi olduğu sendika ile işveren arasında imzalanan yürürlülük Toplu İş Sözleşmesi’nin 82. maddesine göre sendika üyesi işçiler kadro pozisyonunda çalıştırılır ve gereken biçimde onaylanmış olmadıkça hiçbir kimse kadro pozisyonundan başka bir kadroya nakledilemez. Keza davalı işyerinde uygulanan İnsan Kaynakları Yönetmeliği’nin VlI/Özlük İşlemleri başlığı altında hizmetin gereği veya personelin yazılı isteği ile nakillerin yapılacağı belirtilmiştir.
Somut uyuşmazlıkta davacının hem işyeri hem de satış trafik elemanı iken yolcu hizmetleri elemanı olarak çalışması istenerek işin niteliği değiştirilmektedir. Yapılan bu nakli davacı kabul etmemiştir. Gerek yer değiştirme ve gerekse işin niteliğinde yapılan değişiklik iş şartlarında esaslı değişikliktir. Davalı işveren bu değişikliğin geçerli bir sebebe dayandığını gerek nakil yazısında ve gerekse fesih bildiriminde belirtmemiştir. Görev yeri ve işi değiştirilen davacının atamayı kabul etmemesi halinde atandığı yere gitmemesi yasal ve haklı bir mazerete dayanmaktadır. Davacının devamsızlığından söz edilemez. Fesih haksız ve geçerli nedene dayanmadığından davanın kabulü gerekir. Yazılı şekilde davanın reddi hatalıdır.
4857 sayılı İş Yasası’nın 20/3. maddesi uyarınca Dairemizce aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda yazılı gerekçeler ile;
1- Mahkemenin kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA,
2- Feshin geçersizliğine ve davacının işe iadesine,
3- Davacının yasal süre içinde başvurmasına rağmen davalı işverence süresi içinde işe başlatılmaması halinde ödenmesi gereken tazminat miktarının davacının kıdemi fesih nedeni dikkate alınarak takdiren davacının 5 aylık brüt ücreti tutarında belirlenmesine,
4- Davacı işçinin işe iadesi için işverene süresi içinde müracaatı halinde hak kazanılacak olan ve kararın kesinleşmesine kadar geçen en çok 4 aya kadar ücret ve diğer haklarının davalıdan tahsilinin gerektiğine,
5- Harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
6- Davacının yapmış olduğu 90,00.-TL. yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, davalının yaptığı yargılama giderinin üzerine bırakılmasına,
7- 05.04.2010 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.
KONYAR HUKUK BÜROSU